Başarı Hikayeleri

merhaba

Merhaba, Biz 8 yıllık evliyiz. Son 3 yılımız çocuk sahibi olmaya çalışmakla geçti. 2007 Temmuz ayına kadar, yani Dr.Murat Berksoy ile tanışana kadar 8 aşılama, 2 tüp bebek denemesinde bulunduk. Maalesef hiçbirinden de sonuç alamadık. O ana değin herhangi bir problem olup olmadığını araştırmak için Dokuz Eylül Üniversitesinde histereskopi ve laparoskopi ameliyatı geçirdim ve bir polip alındı ancak bu polip küçüktü ve kısırlığa neden olmayacağı düşünüldü. 3 yıl içerisinde, bize çocuk sahibi olamamamızın nedeni olarak çok zayıf olduğum, endometriyozis problemi yaşadığım söylenmişti ancak resmi kayıtlarda nedeni belirlenemeyen infertilite olarak geçiyordu. Dokuz Eylül Üniversitesindeki doktorum tarafından kilo almadan tekrar denememem gerektiği söylendi ve ben de aynen öyle yaptım. Et tüketimini artırdım, kilolarımı aldım ve 53 kg. olarak son tüp bebek denememize hazırlandım. Bu sefer şansımızı Alman hastanesinde denemeye karar verdik. Dr Halit Fırat Erden ile görüştük ve tüp bebek denememizi yaptık, sonuç alamayınca Halit Bey kendi açılarından bir problem bulunmadığını söyledi, tekrar denemeden önce bizi Dr. Murat Berksoy’a yönlendirdi. Murat Bey’in ilk yaptığı değerlendirmeden sonra benim gizli şişman olduğumu söylemesi bizi çok şaşırttı. Yağlarımdan kurtulmam gerektiğini söyleyince “bu kara mizah olmalı dedim”. Ne de olsa ben 1.68 boyunda 53 kiloydum ve bir önceki doktorum da kilo almamı istemişti. Bizden 20 civarı test yaptırmamızı istediğinde bu işin kolay olmayacağını anlamıştık. (İnsülin direnci problemim olduğunu kendisi sayesinde öğrendim. Beni şeker hastası olmaktan kurtardığı için ayrıca teşekkür ederim.) Hayvansal gıdaları kesmem de bu ilginç yaklaşıma eklenince ailemdeki hiçkimse (eşim hariç) uyguladığımız yönteme akıl erdiremedi, inanmadılar ama bu bizi hiç etkilemedi. 3.5 ay içinde beslenme programıma harfiyen uydum. Her gün 45 dk. yürüyüşümü yaptım ve bu süre sonunda sonuç değerlendirmesi yapmak için tekrar Malatya’dan İstanbul’a gittik. Sonuç olarak 6 kilo yağ verdim (47 kiloya düştüm ama sağlıklı olduğumu bilmek beni mutlu ediyordu) ve insülin direnici problemimi kontrol altına aldım. Murat Bey’e göre artık hazırdık, istediğimiz zaman deneme yapabilirdik. Biz ilk etapta normal yoldan gebe kalmayı denemek istedik, ne de olsa Halit Bey “siz evde deneyin, hem daha ucuz olur hem de daha çok deneme şansınız olur” diyerek bizi yolculamıştı. O hafta sonu İstanbul’dan döndük ve takip eden hafta içinde hamile kaldım. Şimdi Ege SİLİĞ ile birlikte Murat Bey’i ziyaret etmek en keyifli anlardan biri olacak bizim için. Bizi doğru insanla tanıştırdığı için Dr. Halit Fırat Erden’e teşekkür etmek istiyorum. Cesaretlendirici yaklaşımı (ama her zaman temkinli), destekleyici tavırları için ve tabi ki Ege’ye kavuşmamızı sağladığı için sevgili doktorumuz Murat Berksoy’a çok minnettarız. Murat Berksoy, bir...

Daha Fazlası

11.05.2008 En tatlı öpücük http://www.aksam.com.tr/haber.asp?a=117723,104

Anne olabilmek, bazı kadınlar için kolay değil… Kübra Tekin de önüne çıkan tüm engelleri yıkmak için bir savaşçı gibi mücadele eden, anneliği zor elde eden kadınlardan… İnatçı Karadeniz kızı, bebek hayallerini hiçbir şeyin engellemesine izin vermediği için artık çok mutlu… Ağlayarak geçen her Anneler Günü, artık masal kutlamalarına dönüşmüş… Bugün Yasemin ve Selin onun mücadeleci ruhunu taçlandırıyor. Hikayesinde tiroit kanseri, endometriozis, diyabet, aşılama ve mikroenjeksiyon var… Tüm bunları arkasında bırakan Kübra Tekin, bugün dünya tatlısı Yasemin ve Selin adlı iki kız çocuğu sahibi. Özel bir sigorta şirketinin acenteliğini de yürüten Kübra Hanım, yıllarca birçok Anneler Günü’nde için için ağladığına, artık her mayısın ikinci pazarında yaşadığı mutluluğu hiçbir şeye değişmeyeceğini söylüyor. Ancak onun asıl hikayesindeki başarı, tüm bunların altından tek başına kalkabilecek, göğüsleyebilecek cesaretinin olmasında yatıyor… HASTALIKLARLA YÜZLEŞME Kübra Hanım 24 yaşında evlendiğinde anaokulu öğretmenliği yapıyordu. Çocukları çok seviyordu ve onlarla birlikte olmaktan aldığı keyfin büyüklüğünü anlatacak sözcük bulamıyordu çoğu kez. Ancak bir türlü kendi çocuğunu kucağına alamıyordu. Özel bir merkezde 2 yıl süren tedaviler sonuç vermedi, aşılamalar fayda etmedi, olmuyordu… Tavsiye üzerine Alman Hastanesi Tüp Bebek Merkezi ve Bahçeci Kliniği Direktörü Prof. Dr. Mustafa Bahçeci’ye başvurdu. İlk tetkiklerde ‘endometriozis’ (rahim duvarının kalınlaşması) problemi olduğu ortaya çıktı. Ayrıca teşhis edilememiş birçok da kisti vardı… Kübra Tekin bu süreci, “Önce ameliyat oldum. Sonra yumurta rezervlerimin de azaldığı ortaya çıktı. Hormon tedavisi görmeye başladım. Mikroenjeksiyon tedavisine karar verdiğimizde ise önüme hiç tahmin edemedim başka bir engel çıktı: Tiroit kanseri… Alman Hastanesi’nin Başhekimi ve Tiroit Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Erol Düren sadece elleriyle boynuma dokunarak bile teşhisi koymuştu. Tahliller, ümitsizlikler, bozulan sinirler… Ben çocuk tedavisini yarıda bırakıp kanser tedavisine başlamıştım” sözleriyle anlatıyor. 2 YIL KANSER MOLASI Kübra Tekin’in hayatında Doç. Dr. M. Onur Demirkol’un ve Prof. Dr. Halil Azizler’in önemi büyük. Radyoaktif iyot ve hormonlarının düzenli takibinde onlara tüm yüreğiyle güvenmiş. Çok acı gelse de doktorlarının yasağı yüzünden 2 yıl bebek tedavisine ara vermiş. Kübra Hanım o günlerin kolay geçmediğini şöyle ifade ediyor: “Hani askerler şafak sayar ya, ben de tek tek gün saydım, 2 yıl ne zaman bitecek diye. Ne zaman bir bebek görsem, içimdeki özlem artıyordu. Bir Anneler Günü’nde tüm kadınlara çiçek dağıtıyorlardı. Bana da verdiler, almak istemedim ‘Ben anne değilim ki’ dedim. Ama dokunsalar ağlayacağım. Beyefendi, ‘Olur mu hanımefendi siz de anne adayısınız’ diyince hissettiğim sevinci anlatamam.” Sonra 2 yıl bitti ve Kübra Tekin Prof. Dr. Mustafa Bahçeci ve ekibiyle tedaviye yeniden başladı. Kübra Hanım, yaşadıklarıyla ilgili “Şimdi düşünüyorum da...

Daha Fazlası

Daha Fazlası

yeni başarı hikayesi Almanya’dan Türkiye’ye bebek yolculuğu!

Almanya’da yaşayan Songül-Dursun Bilir çifti, bugünlerde yeni bir sevinç yaşıyorlar. İlk tüp bebeklerinden sonra, dondurulmuş embriyolarından gebelik elde etmişler ve ikinci çocuklarını dünyaya getirmeye hazırlanıyorlar. Şimdi 3 yaşında olan oğulları Furkan, dondurulmuş olarak bekleyen kardeşinin doğacağı günü sabırsızlıkla bekliyor. 34 yaşındaki Songül Bilir, 10 yıllık hikayelerini şöyle özetliyor: “8 yıl boyunca sürekli çocuk istedik ve doktor doktor gezdik biz de… Almanya’da yaşadığımız için orada birkaç kez aşılama ve tüp bebek denedik. Sonunda bize, ‘sizin çocuğunuz olmaz, artık denemeyin! Evlatlık alın’ dediler. Ben de Polikistik Over Sendromu, eşimde de sperm yetersizliği problemi vardı. Eşime TESE yapıldı. İkinci bir TESE’nin yapılamayacağını söylediler. Ama biz umudumuzu kaybetmedik, araştırmaya devam ediyorduk. Hollanda’da yaşayan bir arkadaşımız, İstanbul’da tedavi olmuş ve bebek sahibi olabilmişti. Onların tavsiyesi ile biz de İstanbul’a geldik ve Alman Hastanesi Tüp Bebek Merkezi’ne başvurduk. Bahçeci ekibinin Aile Hekimi ve Beslenme Danışmanı Murat Bey sayesinde çok kilo verdim, bütün metabolizmam düzene girdi ve 4. denemede gebe kaldım. Oğlum Furkan’ı Almanya’da normal doğum yöntemi ile dünyaya getirdim. Çok çok mutluyuz.” Sonra ‘Neden ikinci bir çocuğumuz olmasın?’ diyen Bilir çifti, oğulları Furkan’ın kendilerine cesaret verdiğini, bu yüzden tekrar İstanbul’a gelerek tedavi olduklarını söylüyorlar. Tekrar TESE ve mikroenjeksiyon tedavisiyle ikinci çocuklarını bekleyen Bilir çifti, “Çok mutluyuz. Bütün çektiklerimize değer. Sabırsızlıkla ikinci bebeğimizi bekliyoruz” diyorlar. Sperm problemi yaşadığı için iki kez TESE yaptıran baba Dursun Bilir, bütün baba adaylarına sesleniyor: “Genellikle babalar kaçak dövüşüyor. Çocuk sahibi olamamak her zaman kadından kaynaklanmıyor. Ben her zaman eşimin, eşim de benim yanımda oldu. İster kadından, ister erkekten kaynaklansın, bu problem çiftin problemidir. Biz beraber tedavi olduk, yılmadık ve -biri yolda- iki evlat kazandık”...

Daha Fazlası

ANNE OLMAK İSTEYİP OLAMAYANLARA MESAJ

DOKTORLARIN HASTA PSİKOLOJİSİNİ VE DUYGULARINI DİKKATE ALMAYAN BELKİ DE SADECE UMUTLARIMIN DEVAM ETMESİNİ BEKLEDİĞİMİZ ZAMANLARDA DUYDUKLARIM DOKTORLAR TAVIRLARI YAŞIMIN KIRKLARA YAKLAŞMASI NEDENİ İLE SÖZÜM ONA KOYDUKLARI TEŞHİSLER VE BİR ÇOK UMUT KIRAN VE BENDE SAPLANTI OLMASINA NEDEN OLAN OLUMSUZ DUYGULAR DÖNEM DÖNEM ÇEVREMİN BANA DESTEK OLMASI EŞİMİN ANNEMİN DOSTLARIMIN ARKADAŞLARIMIN BİLE BENİM İÇİN BİR ÖNEMİ KALMADIĞI ZAMANLAR BİLE OLMUŞTUR. BU KÖR DUYGULARLA SAVAŞIRKEN ÇOK SIK GÖMRÜŞMEDİĞİM BİR ARKADAŞIMLA SOHBET SIRASINDA DR. ESRA HANIMDAN BAHSETTİ VE ISRARLA GİTMEMİ ÖNERMESİ VE BENİM DR. ESRA HANIMA GİTMEM DR. MURAT BEYLE TANILMAMI SAĞLADI.   ESKİLERİN DEĞİMİ İLE MURAT BEY’E GİTTİĞİMDE DİBE VURMUŞ ANCAK ÖYLECE KALMIŞ BİR HALDEYDİM. SONRA HAYATIMI 360 DERECE DEĞİŞTİ. DR. MURAT BEY’İN ALTI AYLIK TEDAVİSİ SONUCU KENDİME OLAN ÖZ GÜVENİM GELDİ. CESARETİMİ TOPLAYIP YENİDEN TEDAVİYE BAŞLADIM. KENDİME OLAN GÜVENİM SAYESİNDE BU SEFERKİ TEDAVİNİN YOLUNDA GİDECEĞİNİ HİSSEDİYORDUM. ÇÜNKÜ ARKAMDA DR. MURAT BEY VE EŞİM VARDI. BİRDE ANNE OLMA DUYGUSU ÇOK AĞIR BASIYORDU. MİKROENJEKSİYON TEDAVİSİNE BAŞLADIM. TEDAVİMİN SONUCUNU BEKLERKEN ZAMAN GEÇMEK BİLMİYORDU. TAHLİL GÜNÜ GELDİĞİNDE ÇOK HEYECANLIYDIM, TAHLİL SONUCUNU BEKLERKEN HEYECANDAN ÖLECEĞİMİ ZANNETMİŞTİM. SONUCU BANA TELEFONLA BİLDİRDİKLERİNDE SONUCA İNANAMADIM. EŞİMİ ARAYIP SONUCU ONA SÖYLEDİĞİMDE ODA İNANAMAMIŞTI. ÇÜNKÜ TAHLİL DEĞERLERİM BİZİM BEKLEDİĞİMİZDEN FAZLA ÇIKMIŞTI. DR. MURAT BEY SAYESİNDE ESKİDEN ZOR OLACAĞINI DÜŞÜNDÜĞÜM ŞEYLER ARTIK BENİM İÇİN KOLAYLAŞIYORDU. ÇÜNKÜ DR. MURAT BEY’E OLAN İNANCIM GÜN GEÇTİKÇE DAHA FAZLA OLUYOR. ADIM ADIM BİR ÇOK ŞEYİ BAŞARIYORDUM. BAŞARDIKÇADA BU İŞİ MUTLU BİR ŞEKİLDE SONLANDIRACAĞIMA İNANMIŞTIM. DR. ESRA HANIM’IN HAMİLELİĞİMİN 5,5 AYINDA TEHLİKESİ OLACIĞINI SÖYLEMESİ BİLE BENİM MOTİVASYONUMU ASLA BOZMADI. ÇÜNKÜ MURAT BEY’İN ÇİZDİĞİ YOL GEÜVENLİ BİR ŞEKİLDE ADIM ADIM BENİM İÇİN BİTMEK ÜZEREYDİ VE NİHAYET BİR GECE YARISI SANCIYLA EŞİMİ UYANDIRDIM VE HASTANEYE GİTMEMİZİ SÖYLEDİM. VE ESRA HANIM’I ARADIK ODA BİZE HEMEN GELMEMİZİ İSTEYİP AMELİYATHANEYİ HAZIRLATACAĞINI SÖYLEDİ. BENİM İÇİN SONLANDIRMAK VAKTİ GELMİŞTİ. ANCAK ANNELİĞİMİNDE BAŞLANGICI OLMUŞTU. BAŞTA DR. MURAT BEY VE DR. ESRA HANIM VE BEN BERABER BAŞARMIŞTIK. İNANILMAZ VE ANLATILMAZ BİR DUYGUYDU. HER KADININ BU DUYGUYU TATMALIYDI. ÇÜNKÜ HAYAL EDİLEMEYEN YAŞANMASI GEREKEN BİR DUYGUYDU. SEKİZ BUÇUK AYLIK SERÜVEN BİTMİŞTİ. ŞİMDİ İKİZLERİM VAR. BİRİ KIZ BİRİ ERKEK DÜNYA TATLILARI İKİZLERİMİ KUCAĞIMA ALDIĞIM ZAMANKİ MUTLULUĞUMU ANLATMAYA KELİMELER YETMEZ. EŞİMİN GÖZLERİNDEKİ O MUTLULUĞU DA GÖRÜNCE ALLAHIMA ŞÜKRETTİM. KISACASI DÜŞÜNCELERİNDE BİLE VAR OLACAĞINI TAHMİN ETMEDİĞİM DUYGULARIN DR. MURAT BEY TARAFINDAN VAR EDİLDİĞİNİ GÖRDÜM VE YAŞADIM. BİR TAKIM ŞEYLERİ BAŞARDIKTAN SONRA BİLE BANA DESTEK OLDU. HER İNSANIN HAYATINDA BİR DÖNÜM NOKTASI VARDIR. BENİN HAYATIMIN DÖNÜM NOKTASI DA BAHÇECİ KLİNİĞİNE GELEREK DR. ESRA HANIMI TANIMAK ONUN TAVSİYESİ SONUCU DA DR. MURAT...

Daha Fazlası

Başarı Hikayeleri – 17

MERHABA MURAT BEY   BEN 2003 YILINDA HALIT BEYIN SAYESINDE SIZI TANIYAN ÇANAKKALENIN YEŞİLİYLE BİLİNEN İLÇESİNDE YAŞIYAN HASTANIZ… ÖZGEÇMİŞİMİ KISACA ÖZETLEMEM GEREKİRSE ŞÖYLE. 8 MART 1975 AYRI ANNE BABANIN ÇOCUĞU OLARAK DÜNYAYA GELDİM. ANNEM HİÇ EVLENMEDİ, BABAMIN ÜÇÜNCÜ EVLİLİĞİYMİŞ. BABAMI ILK DEFA 3.SINIFA GIDERKEN OKUL MUDURUMUZUN GÖRÜSTURMESIYLE GORDUM. DAHA SONRA DA 16 YASINDAYKEN GORDUM O SON GORUSUM GÖRÜŞMUYORUZ. ANNEM VE BEN 13 YASINDAYKEN KENDI EVIMIZE TAŞINDIK DAHA ÖNCESİ ANNANEMLE VE DEDEMLE OTURDUK.BEN ORTA IKINCI SINIFA KADAR OKUDUM. ANNEM KIZ COCUGU BAŞINA BIR İŞ GELİR DÜSÜNCESİYLE BENİ OKULDAN ALDI. OKUSAYDIM EĞER SAGLIKLA ALAKALI BIR MESLEK SEÇIMINDE BULUNURDUM. HALA DAHA COK ILGILIYIM. BENIM BABAMIN OLMAYISI AILEDEKI ERKEKLERIN DAYIMLARIN BANA KARSI TUTUMU COK SERTTI. ARKADAS ÇEVREM OLMADI BIR BAYAN OLARAK.16 YASINDA MALATYAYA GITTIM TEYZEMIN EŞİ ORADA HAVACI SUBAYDI. BİR YIL LOJMAN KURSUNDA DİKİŞ VE MAKREME KURSU GÖRDÜM. 17 YAŞINDA DAYIMLARIN ŞIDDETINE DAYANAMIYARAK ÇÖZÜMÜ KAÇMAKTA BULDUM SIMDIKI ESIME. BAŞTAN EŞİMLE ÇOK SORUNLAR YAŞADIM. ARAMIZDA KÜLTÜR VE FİKİR AYRILIGIMIZ VARDI. ZAMANLA BUNU YENDİK 2002 DE DIŞ GEBELİKTEN İSTANBULDA AMELİYAT OLDUM. ÖLÜMLERDEN DÖNDÜM BUNUN ÖNCESİ. TÜP BEBEK ÇOK MALİYETLİ. PARA KAZANMAK İÇİN  KURU PASTA,SIMIT,POĞÇA IMALATI YAPTIM. OKULLARA VE DEVLET KURULUŞLARINA KENDİ ÇABAMLA DAHA SONRA DA SİZN HASTANENİZE BAŞVURDUM.İLK DENEMEM BAŞARIYLA SONUÇLANDI ŞUANDA IKIZ KIZLARIM VAR. ALLAH BU DUYGUYU DILEGEN, ISTEYEN HERKEZE YASATSIN DILIYORUM. UNUTLARINI HIC BIR ZAMAN YITIRMESINLER. SUANDA TEK SORUNUM KILOLARIM ONU DA SIZIN YARDIMLARINIZLA BAŞARACAGIMA INANIYORUM.  ...

Daha Fazlası