Başarı Hikayeleri

2013’ten Bir Başarı Hikayesi

Evliliğimizin 1. yılından sonra çocuk istedik. fakat bir sene denedik olmadı. Doktora gitmeye karar verdik. yapılan testler sonucunda AMH değerimin düşük olduğu,yumurtalarımın kalitesiz olduğu söylendi. ilk olarak aşılama yapmamız tavsiye edildi. Denemenin sonucu olumsuzdu. Tüp bebek önerdiler. Adetimin ikinci günü iğnelere başladık,yumurtalar toplandı,transfer edildi fakat sonuç olumsuzdu. Doktorum 2 ay sonra adetinin ikinci günü tekrar gel dedi. Yine aynı işlemler ve olumsuz sonuç… Eşimle başka doktora gitmeye karar verdik,yine adetin ikinci günü başlayan iğneler,yumurta toplama ve transfer ve yine sonuç olumsuz oldu. Bir kez daha denedik ve yine sonuç olumsuz olunca doktor bize yumurtalık rezervinin azalmış ve yumurtaların çok kalitesiz olduğunu anlattı ve “sizin çocuğunuz olmaz” dedi. Eşimle neye uğradığımızı şaşırdık, hani en son çare tüp bebekti, nasıl olmazdı! hamile görmeye, bebek görmeye tahammül edemiyorduk artık. Maddi manevi bitmiştik. Bir arkadaşımın önerisi üzerine Dr. Halit Fırat Erden e gitmeye karar verdik umutsuzca. İlk konuşmamızda yine adetin ikinci günü iğnelere başlarız diye düşünürken Halit bey bize hemen başlamıcamızı söyledi ve bizi hazırlaması için Dr Murat Berksoy a yönlendirdi. Daha ilk görüşmemizde Murat Beye çok inandık ve güvendik, yapılan testler sonucunda glutene duyarlı olduğumu ve şekerimin düşük olduğunu öğrendim. Bunların yumurta kalitesine etkisi olduğunu söyledi Murat bey. ve uygun tedaviye başladık. Ayrıca çok düşük olan AMH değerim için için de özel diyete başladık. 2 ayın sonunda AMH değerim inanılmaz şekilde yükseliş gösterdi ve Murat bey hazır olduğumuzu söyledi. Büyük bir heyecanla,inançla Halit Beyle görüştük ve iğnelere başladık. İlk kez daha çok yumurta toplanmıştı ve kaliteliydi. 12 günü bekledikten sonra test yapmak için tekrar kliniğe geldik. Sonucu alır almaz eşimle gözyaşlarımıza hakim olamadık. Bunca zamandır beklediğimiz sonuca ulaşmıştık. 2 hafta sonra ise ikiz bebeklerimin olacağını öğrendik. Bize sizin çocuğunuz olmaz demişlerdi ama doğru tedavi,doğru doktor,inanç ve sabrın sonunda çok şükür iki oğlum oldu. Şu an 3 aylık olan oğullarımın benzer sorun yaşayan insanlara umut olmalarını diliyorum. Ben çok zor bir hastaydım buna rağmen oğullarıma kavuştum. Çocuk isteyen herkesin Halit Bey ve Murat Beyle karşılasmasını diliyorum. ikizlerin...

Daha Fazlası

Mutluluk hormonu arttı kendilginden gebe kaldı

Adem VE   Zeynep  GÜZEL                                                  Sayın Dr Murat BERKSOY’a saygı ve selamlarımı sunarım.                18-03 -2006 tarihinde eşim Zeynep  GÜZEL ile evlendik.1-2 yıl geçmesine rağmen  çocuk sahibi olamadık. Tedavi  merkezlerine başvurduk 3 defa aşılama yapıldı daha sonra tüp bebek denemesine geçelim dediler hemen gonal_f, lucrin ,orgalutran gibi iğneler yapıp  yumurta toplanıyordu 3-4 gün sonra  dölleme olmadı yumurtanın kalitesi bozuk deniyordu. Denemeleri 3 defa tekrarladık sonuçlar neğatif olarak çıkıyordu.           Artık bir çocuk sahibi olabilmek için araştırmanın zamanı geldiğini düşünerek eşim  Zeynep GÜZEL ile birlikte ilk önce CENABI ALLAHA  güvenerek başka merkezler ararken İstanbul ilinde aile hekimi Dr. Murat BERKSOY ile yollarımız birleşti. İyi ki de öyle olmuş ben , eşim ve doktorumuzla birlikte azimle ,yılmadan,yorulmadan devam  ettik.              Doktorumuzun ve bizim kararlılığımız başarıya  ulaşmamızda en büyük etkendi. Dr. Murat BERKSOY bize diyet programı uygulayarak neleri yiyip , neler yiyemeyeceğimizi belirledi. Bize organik gıdalarla beslenmenin önemini ve başarısını anlatarak haftada 10 km yürüyüş yapmamızı  ve  ne kadar kilo verdiğimizi soruyordu  ona göre diyet listemize ek gıdalar ekleyip çıkarabiliyordu  sonucu her hafta  mail  veya  faks yoluyla göndermemizi istiyordu.            Doktorun  bize yaptırmış olduğu tahlil sonucunda ;  HİPOGLİSEMİMİZ  var olduğunu  ve BETA ENDORFİN  seviyemizin düşük olduğunu  öğrendik.Tahlil sonuçlarına göre  vazgeçmeden  ,inanarak  ve kararlılıkla  eşimle  ben birlikte  DR .Murat BERKSOY,a güvendik  ve bize söylediklerini  harfiyen  yaptık. İlaçlarla birlikte  HİPOGLİSEMİMİZ ,İ  ve BETA ENDORFİN  seviyesini  ayarladıktan  sonra  bize  sürpriz olarak  doğal yollardan  CENABI  ALLAH    bir kız bebek nasip etti.             Bize  yardımcı olan  DR. Murat BEKSOY,a  üstün gayretlerinden  yoğun ilgi  ve alakasından ,dost yaklaşımından dolayı  Ben Adem  GÜZEL  ve eşim Zeynep GÜZEL olarak teşekkür  eder ,bundan sonraki iş hayatında ,da  kendisine  başarılar  ,sağlık ve mutluluklar dilerim.            Bebek  sahibi olmak isteyenlerin  özellikle  Dr,  Murat  BERKSOY  ile  karşılaşmalarını  ve  mutlu sona ulaşmalarını temenni...

Daha Fazlası

Anne olmak uğruna

2-3 sene önce bir anneler günü sabahıydı. Eşimle açık havada bir yerde kahvaltı yapıyorduk. Herkes hediyesini, çiçeğini almış bir yerlere yetişmeye çalışıyordu. Dışarıda oturmuş güzel havanın tadını çıkarıyorduk. Kahvaltımız bitti, çaylarımızı içerken, gazetelere göz gezdirmeye başlamıştık. Bir gazetinin ekini elime almıştım, anneler günüyle ilgili çok satılan bir gazetenin, ünlü bir kadın yazarın yazısını okumaya başladım. Bir anda gözlerim doldu. Yazar her kadına anne olmayı öneriyor, annelik tecrübesini yaşamayan bir kadının gerçek bir kadın olamayacağını iddia ediyordu. Bu yazıyı okuduğumda 7 haftalık gebeydim. Bir çok tüp bebek denemesinin sonrasnda ilk kez pozitif sonuç almıştım. Ancak rahatsız olmuştum yazının içeriğinden. Tedavide olan, bebek hayaliyle yaşayan kadınlar okumaz diye umut ettim içimden. Gerçekten onları daha da fazla üzecek bir ifade, böyle özel bir günde olamazdı. Benim de sevincim bu özel günden sonra çok kısa sürdü, gebeliğimin sağlıklı ilerlemediği ortaya çıktı. Ben de ilgili yazarın ifadesiyle gerçek bir kadın olmayanların sınıfına tekrar dahil buldum kendimi.  Evlendiğimde 33 yaşındaydım. Bir sene evlilik yaşamına, birbirimize alışalım diye düşündük. Bir senenin sonunda doktoruma gittim. 6 ay bizim denememizi, bu sürenin sonunda gebe kalamazsam, hem eşimde, hem bende tetkikler yapılacağını söyledi. 6 ay geçti ve doktorumuzun yolunu tuttuk. Benimle ilgili ciddi bir problem görülmedi, eşimde sperm morfolojisinin normal sınırların altında olduğunu öğrendik. Kendimizce bir kısa araştırma yaptık. Yaşımın da kritik olması nedeniyle konusunda iyi olduğunu duyduğumuz çok ünlü bir hastaneye gitmeye karar verdik. Doktorumuz aşılamanın uygun olduğunu söyledi. Iki kez aşılama denedik, sonuç alamadık. Doktor 3. aşılamayı önerdi, biz tüp bebeğe geçmek istedik. Şansımızın ilk tüp bebek denemesinde % 60 olduğu söylendi. Anne olmak adına ilk kez bu kadar yüksek şansım vardı, içim kıpırdı, kıpırdı. Tedavinin sonunda 8 embryo oluştu, hastane kalitelerinin çok iyi olduğunu embryoların 3 ünün transfer edileceğini, 3 ünün de dondurulacağını söyledi. İlk tüp bebek denememiz olumsuz oldu. Dondurulmuşlarla da olmadı, olumsuz sonucu aldıktan sonra, doktorumuzun yanında gittik. Doktorun acelesi vardı, biz kapısında bekliyoruz, gelin oturun diyip, bizi gelecekle ilgili umutlandırmasını bekledik. Ancak o da yoğunluğu arasında bize ayıracak zamanı yoktu. Her denemede şansımın azaldığı bilgisini ilettiğini hatırlıyorum. Yeni bir umut, farklı bir bakış açısı olsun diye tavsiyeler üzerine çok ünlü bir profesöre randevu aldık. Tüm tetkilerimizi yanımıza aldık. Yeni doktorumuz çok ilgiliydi. Önceden doktorların göremediği rahmimde polipler gördü, alınmasınınn uygun olacağını söyledi. Histereskopi oldum. Polipler alındı. İki aşılamanın bizim hasta grubuna uygun olmadığını söyledi. İlk tüp bebek tedavimizde, 8 embryo varken, ikinci gün transferi yapılmasının doğru olmadığını iletti. Daha sonradan farketmiştim, rutin olarak...

Daha Fazlası

mutluluklar artarak çoğalsın hep beraber

Bizim hikayemiz 2006 yılında başladı.Eşimle 1 yıllık evliydik ve cocuğumuz olmasını çok istiyorduk.Ben evlenmeden 1 yıl önce sol yumurtalığımdan over kisti aldırmıştım.Ameliyat sonunda sonuçlar iyi geldi.Ama içinden bir ses hep bir sorun olacağını söylüyordu.Çorlu da beni ameliyat eden doktara gidip kontrollermi yaptırdım,rahim filmi çekildi kanallarda tıkanıklık olmadığı tespit edildi ve benzeri testler yapıldı.Bir sorun olmadığını söylendi fakat eşiminde sperm sayısı ve hareketliliğine bakılması gerekiyormuş,o testide yaptırdık.Ve hiç sperm yok çıktı,şok olmuştuk.Bize tüp bebekten başka sanşımız olmadığı söylendi. Eşim internetten bahçeci kliniğini buldu.Ameliyat olup sperm bulundu ve donduruldu ,çok sevindik.İlk denemeye uygun tarihlerde başladık.9 tane yumurta toplandı tranfer olacağını beklerken klinikten arayıp bebeklerin gelişmediğini haber verdiler…yıkılmıştık..hiç umudumuz kalmadı.Sonra üzerinden 1 yıl geçti ve tekrar denemeye karar verdik bu sefer 7 yumurta toplandı ve 4 tanesi gelişti transfer oldu.10 gün hiç doğru düzgün hareket etmedim birşeyler olup zarar vermekten korktum.Test yaptırdım sonuç olumsuzdu.Bu sefer daha bilinçliydik hırslandık.Biz tüm olumsuzluklara rağmen sonuna kadar şansımız olduğunca denemek istiyorduk….3. ve son deneme Süleyman beye geldik bizi Murat beye yönlendirdi.Tekrar bütün tahlillerimiz oldu,sigarayı eşimle beraber bıraktık.bazı ilaçlar ve vitaminler kullandık.Ve kilolarımız en uygun hale 1 ay sonra geldi,bende şeker kontrolu yapıldı oda kontrol altına alındıktan sonra 3. denemeye başladık….7 tane yumurta olgunlaştı 2. gün bizi aradılar 2 tane yumurta gelişmiş transfer oldu bu sefer hiç yatmadım düzenli yürüyüş yaptım…Ve sonuç olumluyduu… tam 35 hafta 5 günlük sağlıklı bir bebek olarak kızımız dünyaya gözlerini açtı.Şimdi kızım 16 aylık çok mutluyuz,bütün planlarımız Naz içinn….Bize destekleri için Murat bey ve Süleyman bey olmak üzere bütün bahçeci ekibine teşekkürlerr.. seden necati...

Daha Fazlası

farklı bir başarı

31 yaşında ve beş yıldır evliyim. İlk iki yıldan sonra bebeğimiz olsun istiyorduk. Fakat herşey istediğimiz gibi gelişmedi ve bebek sahibi olmanın her zaman için o kadar da kolay olmadığını anlamıştım. Doktorlarla olan görüşmelerimiz de başlamıştı. Öncelikle görüştüğümüz dr. bey aşılama yapmayı uygun görmüştü ve bizde kabul edip bir an önce gerekli tedavilere başlamak istiyorduk. Birinci, ikinci, üçüncü aşılama derken bir türlü olumlu sonuç alamıyorduk. Sonunda dr umuz tüp bebek tedavisine başlamamızı hatta sonuç alınamazsa yumurta donasyonu da yaptırabileceğimizi söylemişti. İşte o an o kadar çok üzülmüş, yıkılmış ve öfkelenmiştim ki günlerce içim içimi yemişti. Tüm bunlara sebepte yumurta rezervi azlığı sorunu idi. Tüp bebek tedavisine başlamak için bahçeci ile görüşmüştük. Lakin hemen uygulamaya geçemedik çünkü tsh hormonum normal değerinin üzerindeydi. Kısa bi süre içerisinde ilaçla düşmediğinde Beslenme uzmanı Dr. Murat Berksoy’a yönlendirilmiştim.Tabi süreç uzuyor diye de üzülüyordum çünkü tüp bebek uygulamasına geçmek ve inş. olumlu sonuç alacağımızı düşünerek bir an önce başlanmasını istiyordum. Murat beyle yaptığımız ilk görüşmede öncelikle şu ana kadar yaşadığımız tedavileri ve kısaca öz geçmişimi anlatmaya çalışırken hüngür hüngür ağlamamak için de kendimi zor tutuyordum. Çünkü kendisinin bir arkadaş gibi olan yaklaşımı ve kullandığı bazı sakinleştirici iğne gibi rahatlatan sözleri karşısında gözyaşlarıma engel olmaya çalışmak çokta kolay olmuyordu. Sanki ben beslenme uzmanından çok sanırım bir psikologla görüşüyormuşum gibi hissettim. Murat bey konuştukça ben deşarj oluyor, rahatlıyor, moral buluyordum. Yaptırdığımız bir takım tahliller ve ölçümler sonrasında gerekli tedavimize başlamıştık. Öncelikle benim tsh, fsh, e2 gibi hormon seviyelerimi normale indirmeye çalışmak ve tabiki doğru beslenerek, spor yaparak, kilo vermem gerekliydi. Bu çalışmalar sırasında tsh’ı düşürmüş 88 kilodan 7 kilosunu vermiştim.Artık tüp bebek uygulamasının yapılmasını istiyor daha çok beklemek istemiyordum. Oysa Murat bey biraz daha beklememizi düşünüyordu çünkü fsh ve e2 yi biraz daha dengelemek önem taşıyordu. Ali bey’le başladığımız ilk uygulamada malesef yumurtam yeteri kadar gelişmediği için tüp bebek yapılamayacaktı. Onun yerine tekrar aşılama yapılmıştı tabi sonuç negatif. İkinci uygulamayı Süleyman bey yapıcaktı fakat yine aynı sorunla karşılaştığımız için tedavi yarıda kesilmişti. Bu esnada ben ne zorluklarla verdiğim kilolarımı yavaş yavaş geri almaya da başlıyordum çünkü yürüyüşleri yapmak istemi yor, beslenmemede yeterli özeni gösteremiyordum. Tabi ben her ay fsh ve e2 tahlilerimi yaptırıyor ay aydan düştüğünü görüncede daha çok umutlanıyor, seviniyordum. Ama demek ki yeterli olmuyordu. En son yani üçüncü uygulama için Mustafa bey’le görüşmüştük ve o ay fsh değerim 10’un altına kadar düşmüştü. Ben ne umutlar içerisinde kendisiyle görüşeceğimi düşünürken yapılan muayenede malesef yine yumurta sorunu...

Daha Fazlası

mart 2010

Bursa, 29 MART 2010 Biz eşimle 2002 yılında evlendik. Ben 29, eşim 28 yaşında idi. İlk 1 yıl çocuk düşünmedik. 1 yıl geçtikten sonra çocuk yapmaya karar verdik. Ama nereden bilecektik ki, bizim çocuğumuzun uzun bir süre olmayacağını. 6 ay kendiliğinden olmayınca, doktora gitmeye karar verdik. İlk gittiğimiz doktor, acele etmeyin biraz bekleyelim dedi. Benim yumurtalıklarım tam çalışmıyordu. İlk doktora başlamamızla bizim çocuk sahibi olma çabalarımız başlamıştı. İlk zamanlar o kadar üzerinde durmadım, olur diyordum. Baktım ki, gün geçtikçe olumlu bir sonuç alamıyoruz. 2004 yılında yumurtalıklarımda portakal büyüklüğünde kis olduğu söylendi ve ameliyat oldum. 2005 yılında, yumurta güçlendirici ilaçlarla hamile kaldım. İnanamamıştım. Ama bu sevincimiz kısa sürdü. Çünkü, kalp atışlarını duymak için beklerken, düşük yaptım. Eşim her zaman benim yanımdaydı. O da çok üzülüyordu ama bunu bana hiçbir zaman yansıtmadı. İkimizin de tedaviye devam etmekten başka yapacak bir şeyimiz yoktu. Ben bazen bir düşük yaptım diye umutlanıyordum. Kendiliğinden olur diyorlardı, ama maalesef bir daha hamile kalamadım. Yeni doktorlar, yeni tedaviler derken, birkaç kez aşılama yapıldı. Bundan da sonuç alamadık. Eşim de benim yüzümden çocuk sahibi olamıyor diye üzülüyordum. Arkadaşlarım doğum yapıyor, onlara tebriğe gidemiyorum. Sokakta bütün hamileler ve hamile giyim satan dükkanlar karşıma çıkıyordu. İçim acıyor, hep ağlıyordum ve Allah’a dua ediyordum. Allah’ımdan hep hayırlısını, sağlıklısını istiyordum. Çoğu zaman hep ümitsizliğe kapılıyordum ama eşim beni ayakta tutuyordu. En son gittiğimiz doktor aşılamadan sonra yapılacak bir şey yok, artık tüp bebek demişti. Tüp bebek son çareydi. Tüp bebek merkezlerini araştırdık. En iyisinin Bahçeci Tüp Bebek Merkezi olduğunu öğrendik. Fakat, bu merkez İstanbul’da idi. Ben daha önce kısa dahi olsa hamilelik geçirdiğim için, tüp bebek tedavisinde hamile kalırım düşüncesiyle Bursa’da bir tüp bebek merkezinde deneme yaptık. Sonuç, olumsuzdu. Dünyam başıma yıkıldı. Sonucu öğrendiğim o günü hiçbir zaman unutamam. Eşimle kararlıydık, maddi durumumuz yettiğince tüp bebek yapmaya devam edecektik. Tüp bebek için fazla harcayacak ne zamanımız ne de paramız vardı. En son gidilecek yere gitmeye karar verdik. Eşimin bir yakını bize DR. HALİT FIRAT ERDEN Bey’i tavsiye etti. Dr. Halit Bey’den randevu aldık. İlk görüşmemizde bizden tahliller istedi. Tahlilleri yaptırdık, bir ay sonra yine Dr. Halit Bey’e gittik. Tahlil sonuçlarıma göre kanımda pıhtılaşma olduğunu ve bunu halledeceğini ayrıca bana laparoskopi yapılmasını istedi. Laparoskopi yapıldı ve durum kötü 3. 4. evre ENDOMETROİSİS. Bu güne kadar hiçbir doktor bana bunu söylemedi. Dr. Halit Bey ile 2008 Eylül ayında tüp bebek tedavisine başladık. Dr. Halit Bey’in titizliği, doktordan çok arkadaşça yaklaşımı, beni hem rahatlatmış, hem...

Daha Fazlası